Corona virüsü bize gerçek hâkimiyetin kimde olduğunu anlatıyor.
Çin’de ortaya çıkan Corona virüsü kısa sürede tüm dünyaya yayılarak küresel bir soruna dönüştü. Bulaşıcı, ölümcül ve henüz bilinen bir tedavisinin olmayışı virüsü korkutucu hale getiriyor. Çin’de virüsün görüldüğü milyonluk şehirlerde karantina ilan edilerek insanların sokağa çıkmaları yasaklandı. Teşhis ve tedavi sürecinde insanların cüzzamlı muamelesi görmesi ve kimi zaman ölüme terk edilmeleri hazin manzaralar oluşturdu.
Virüsün yıkıcılığı Çin’de inişe geçerken Avrupa ülkelerinde virüsün yayılma hızı artarak devam ediyor. Özellikle yaşlı nüfus oranının yüksek olduğu İtalya’da sağlık sistemi çöktü ve hastaneler hasta kabul edemez hale geldi. İtalya oransal olarak virüsten en çok insanın hayatını kaybettiği ülke olarak kayıtlara geçti.
İlk zamanlarda virüsün ciddiye alınmadığı Avrupa ülkeleri şu an amansız bir mücadele veriyor ve her ülke kendi başının çaresine bakmaya çalışıyor. Dünya üzerinde kurulan en önemli siyasal ittifaklardan biri olan Avrupa Birliği Corona virüsü nedeniyle resmen çatırdıyor. İtalya’nın yardım çağrılarına kulaklarını tıkayan diğer AB ülkeleri transit geçiş uygulaması schengeni kaldırarak virüsün yayılma hızını azaltmaya çalışıyor.
Geçtiğimiz yüzyılda yeryüzünün doğal kaynaklarını hunharca sömüren insanoğlunun hırsına şahitlik ettik. Hammadde paylaşımı için yapılan iki büyük dünya savaşında milyonlarca insan hayatını kaybetti. Daha sonra kurulan cari sistemin kendi içindeki güç mücadelesinin ceremesini mazlum halklar ödedi. Geldiğimiz noktada hammadde savaşlarını bir kenara bırakan insanlık bundan sonra bilgiyi elde bulundurma mücadelesi verecek. Teknolojinin hızla gelişmesi gelecekte yapay zekâların ve robotların savaşacağı yeni bir dünyaya evirildiğimizi gösteriyor.
Corona virüsüyle birçok ekonomik ve sosyolojik gerçeklik test edilmiş oldu. İnsanların virüs nedeniyle evlerine hapsolmaları, üretim süreçlerinin durması dünya ekonomisini klasik argümanlar dışında başka yöntemlerle sürdürülebilirlik testine tabi tutmuş oldu. İnsanlar evlerinde kalıp daha az araç kullanıldığından şehirlerde solunan hava kalitesi arttı. Uzaydan çekilen resimlerde dünya genelinde sera etkisinin azaldığı görüldü. Venedik’te kendi kendini temizleyen sudaki balık sayısında artma oldu. Francis Bacon’un doğaya hâkim olma felsefesinden mülhem emperyalist zihniyet dünyayı rahat bıraksa yeryüzü daha yaşanılabilir bir yer olacak.
Virüsün biyolojik silah veya dijital çağa geçiş denemesi olduğu gibi komplo teorilerini bir kenara bırakacak olursak Corona virüsü bize gerçek hâkimiyetin kimde olduğunu hatırlatıyor. Kendini yeryüzünün yegâne hâkimi gören insanoğlunun ne kadar zavallı olduğunu anlatıyor. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin bir virüs çıkıyor insanoğlunun hükümranlığını yerler bir ederek ona zavallılığını hatırlatıyor. Mikrometreyle bile ölçülemeyen bir virüs insanlığı tehdit edebiliyor.
Bir zamanlar yeryüzünde ilahlık taslayan Nemrut’un saltanatına küçücük bir sineğin son vermesi gibi günümüz dünyasında ilahlık taslayan insanoğlu bir virüsün pençesine düşebiliyor. Basiretle bakan bir göz için Corona virüsü yegâne hükümranlığın, mutlak gücün ancak âlemlerin rabbine ait olduğunu gösteriyor.
Ülkemize virüsün geç gelişini bir avantaj olarak görebiliriz. Daha önceden virüsle mücadele konusunda elde edilen deneyimler bizim alacağımız tedbirler için yol haritası olacaktır. Sağlık bakanlığı ve ilgili kurumların almış olduğu önlemler virüsün yayılma riskini azaltarak kontrol altında tutulmasına yol açacaktır. Virüsten korunmak için temel temizlik kurallarına dikkat etmek ve yayılmasını önlemek için kalabalık ortamlardan uzak durmak en temel sorumluluklarımızdır.